17 Nisan 2017 Pazartesi

Yeniden...

   Çok uzun zaman oldu yayınla butonuna basmayalı. Bu sürede hep biriktirdim. Fazlalıklarımı yolda bıraktım ve yürümeye devam ettim. Sonra yürürken yıllar önce kaybettiğim çok önemli bir parçamı buldum ya da o beni buldu bilmiyorum. Bu parça yeni başlangıçlara yelken açmama sebep oldu.

   Okumak, yazmak, koklamak, keşfetmek şimdi daha keyifli sanki. Bu his ritmin dile dolanması gibi. Fark etmeden hep aynı şarkıyı söylemek gibi. Zamanı gelmiş miydi tazeliğin, yoksa zamansız tazelik mi bu kadar heyecan verici? Buna tazelik karar versin. Ama insan gerçekten sıfırlanabiliyormuş. Bu kadar kaotik bir metropolden böyle güzel hisler de yazılabiliyormuş. Kendimi hiç yazılmamış defterin ilk sayfası gibi hissediyorum. Ne yazılacağı belirsiz ama, bir yandan da bu belirsizliğin heyecanını yaşamak müthiş.
    Bir taraftan da zamanın hızına şaşırıyor insan. Evet güzel hisler insanı güçlü ve canlı kılıyor ama, zaman bağımsızlığını ilan ederek ilerliyor sanki. Bir şeyleri kendine bile anlatmadan unutuyorsun. Koşuyorsun ama bir türlü yakalayamıyorsun. Hatta dur biraz daha koşayım sonra durup dinlenirim diyorsun ama sigara gibi bir türlü bırakamıyorsun. Sigarayı bırakmak kadar radikal bir karar vermek gerekiyor sanırım. Mutluluk gibi bu da göreceli mi yoksa?



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder